Forum Konularımız
Gözde içerik
Son görüntülenme:
- Şintoizm
- Hıristiyanlıkta İnanç ve İbadet Sistemi
- KARMA İNANCI İNSANLARI HUZUR VE MUTLULUĞA GÖTÜRMEZ
- Kadın ve İslamın Sevgisi
- Allah'ın En Son ve Hiç Değişmeyen Vayhi: Kuran
- Komünist Vahşetin Acı Bilançosu
- Yahudiliğin Tarihi Seyri
- Günümüz Mezhepleri
- Sabiilerin Tarihleri
- Bir Yahudi Geleneği: Seder
- Müslümanlara Tevrat ve İncil'in değiştirildi iddialarına Hitaben Cevap!
- Hıristiyan Bilim Kilisesi
- LÂHÛT KAVRAMI
- Akıllı kimdir
- Papa
Dost siteler
İnsan
Bir yumurtayı bir sperm ile döllemek, döllenmiş yumurtayı uygun bir ortamda geliştirmek, yoktan yaratmak değildir. Bir mahlûkun resmini çekmek veya kopyasını almak gibi kolay bir iştir. İnsan mevcut olan şeyde değişiklik yapar. Bunun için insan değil, bir sineği bile yaratmak mümkün değildir.
İnsanın ruhu, bitki ve hayvanı ayakta tutan ruhtan farklıdır. İnsan, ruhu sayesinde vardır. İnsanın, vücudu bir marangozun aletleri gibidir. Birine, başkalarının bütün organları takılsa, o insanın aklında, düşüncesinde, ilminde değişiklik olmaz. Marangozun eski aletleri yerine, yeni aletleri gelmiş demektir. Alet değişmekle, marangozdaki bilgi, kabiliyet değişmez. Görmeyen gözün yerine sağlam göz takılırsa görür. Kanı, kalbi, beyni de değişse, yine düşünceye tesir etmez. Sağlam organ, daha kolay iş görür. Çünkü insan, ruh demektir.
Darwin'in, insanları gelişmiş bir hayvan türü olarak göstermesi ve bazı insan ırklarını ise, henüz gelişimini tamamlayamamış, hayvana daha yakın türler olarak tanıtması, insanlık tarihi için son derece tehlikeli ve tahrip edici olmuştur. Darwin'in bu iddiasını kendilerine rehber edinenler, geçtiğimiz yüzyıl boyunca farklı ırkları hiç acımadan sömürmüşler, onları çok zor koşullarda yaşatmışlar, hatta soykırıma uğratmışlardır.
Nitekim Brave New World (Cesur Yeni Dünya) kitabının yazarı Bryan Appleyard, ırkçılığın temelinde yatan bu zalim anlayışı ve sonuçlarını şöyle açıklar:
4.BÖLÜM
Komünist toplumlarda, Darwin'in evrim teorisi temel alınarak, insanlar gelişmiş bir hayvan türü olarak kabul edilir. Dolayısıyla toplum da bir hayvan sürüsü sayılır. Bu nedenle de insana değer verilmez.
16 Mayıs 1951 tarihli gizli bir belge, Mao'nun Çin'de katletmeyi planladığı insan sayısını belli bir kotaya göre belirlediğini gözler önüne serer:
Öldürülmesi gereken karşı devrimcilerden bahsederken belli bir oranın belirlenmesi şarttır. Kırsal bölgelerde bu oran genel nüfusun 1/1.000'ini geçmemelidir. Şehirlerde ise bu oran, biraz daha az olmalıdır, genel nüfusun 0.5/1.000'i uygun gözüküyor. Örneğin 2 milyon kişinin yaşadığı Pekin'de 600'den fazla kişi öldürüldü. 300 kişi daha öldürülmesi planlanıyor. Toplam 1.000 kişi yeterli olacaktır... Hala büyük grupların öldürülmesi zaruridir ve Temmuz ayının sonuna kadar öldürmeyi planladıklarımızın 2/3'sini öldürmek için elimizden geleni yapmalıyız.1
(Çift kutuplu Kamu-Tanrıcılık ya da Diyalektik Tanrıcılık)
sponsorlu bağlantılar

Gezinti
Kullanıcı girişi
Kimler çevrimiçi
Çevrimiçi kullanıcılar
- NEILwic
Son yorumlar
4 years 1 hafta önce
4 years 2 weeks önce
5 years 23 weeks önce
5 years 23 weeks önce
5 years 24 weeks önce
5 years 25 weeks önce
5 years 26 weeks önce
5 years 26 weeks önce
5 years 26 weeks önce
5 years 26 weeks önce